Zeytinburnu Hangi Belediye’ye Bağlıdır? Bir Eleştiri ve Tartışma

Zeytinburnu’nun Belediye Kimliği: Gerçekten Bilmeli Misin?

Zeytinburnu, İstanbul’un göbeğinde, biraz kenarda kalmış ama kendi dinamiklerine sahip bir semt. Yani, “Zeytinburnu hangi belediyeye bağlıdır?” sorusu aslında hepimizin bildiği ama kimsenin ciddiye almadığı bir mesele gibi gözükebilir. Hangi belediyeye bağlı olduğunu sormak, sanki zaten her şeyin yolunda olduğu, “herkesin işini iyi yaptığı” bir yerden geliyormuşsunuz hissi uyandırabilir. Ama aslında Zeytinburnu’nun belediyesini ele aldığınızda, arka planda daha büyük bir tartışma açılıyor. Zeytinburnu’nun belediyesi, İstanbul’un büyüklüğüne ve çeşitliliğine bakıldığında, birer başarı öyküsü mü yoksa hatalarla dolu bir “şehircilik dersi” mi? Gelin bunu net bir şekilde inceleyelim.

Zeytinburnu Belediye’sinin Güçlü Yanları

Zeytinburnu’nun belediyesi, aslında İstanbul’un merkezine oldukça yakın bir konumda olmasıyla oldukça avantajlı. Belediye, semt sakinlerinin günlük yaşamlarını kolaylaştıracak altyapı ve ulaşım projelerine öncelik veriyor. Buradaki en büyük artı, ulaşım ağının genişliği. Marmaray ve metrobüs gibi önemli ulaşım hatlarına yakınlık, Zeytinburnu’nu İstanbul’un en ulaşılabilir semtlerinden biri haline getiriyor. Özellikle İstanbul’un yoğun trafik sıkışıklığı göz önünde bulundurulduğunda, Zeytinburnu’nu bir “ulaşım merkezi” olarak görmek yanlış olmaz. Bu noktada Zeytinburnu Belediyesi’nin sunduğu toplu taşıma ve ulaşım projeleri, semtte yaşayanların hayatını bir nebze olsun kolaylaştırıyor.

Bir diğer güçlü yan, semtin sosyal alanlarıyla ilgili yapılan yatırımlar. Belediyenin, parklara, yeşil alanlara, spor alanlarına verdiği önem, şehirde yaşayanların biraz olsun nefes almasını sağlıyor. Zeytinburnu’ndaki bazı yeni parklar, spor salonları ve kültürel etkinlikler, semtin eski endüstriyel havasını biraz olsun değiştirmeye başlamış. Bu, özellikle genç nüfusun şehirdeki diğer semtlere yönelmesinin önüne geçmek adına önemli bir hamle.

Zeytinburnu Belediye’sinin Zayıf Yanları

Ancak Zeytinburnu’nun belediyesi bir yanda bu kadar iyi şeyler yaparken, diğer tarafta gerçekten düşündürücü eksikliklere sahip. Birincisi, semtin hızla değişen demografik yapısına ayak uyduramaması. Zeytinburnu, özellikle son yıllarda nüfus artışı ve göçmen akınıyla büyük bir dönüşüm geçiriyor. Ancak belediye, bu değişime tam anlamıyla adapte olamamış gibi görünüyor. Her gün şehirde dolaşırken, eski yerleşim alanlarının birer beton yığınına dönüştüğüne şahit oluyorsunuz. “Zeytinburnu’nda ev almak kolay” diyenlere katılmak güç; çünkü yeni inşa edilen binaların çoğu aslında sağlam bir planlama ve tasarımdan ziyade, daha çok hızla yapılmış, “yap-gel” türü yapılar gibi.

Belediyenin bu yapılarla ilgili planları oldukça tartışmalı. İstanbul’daki çoğu semtte olduğu gibi, Zeytinburnu’nda da, betonlaşma oldukça hızlı bir şekilde ilerliyor. Yeşil alanlar, parklar ve sosyal donatılar yerini gökdelenlere bırakıyor. Bu kadar hızlı değişim, maalesef semt sakinlerinin huzurunu bozan bir durum yaratıyor. Semtin estetik ve yaşam kalitesi göz ardı ediliyor ve sadece inşaatlar üzerine yoğunlaşılıyor. İşte tam burada, Zeytinburnu Belediyesi’nin “kentsel dönüşüm” politikası büyük bir soru işareti oluşturuyor.

Sağlık, Eğitim ve Sosyal Hizmetlerde Gerçekten Yeterli mi?

Bir diğer tartışma konusu ise Zeytinburnu’nun sağlık ve eğitim hizmetleri. İstanbul gibi bir şehirde, sağlık ve eğitim altyapısının güçlü olması gerekirken, Zeytinburnu’ndaki bu iki temel hizmetin bazen yetersiz kaldığı söylenebilir. Bir semtte sağlık hizmetlerinin ne kadar önemli olduğunu anlatmak için kimseye uzun uzun açıklama yapmama gerek yok. Hızla artan nüfusla birlikte, ilçedeki hastaneler ve sağlık ocakları daha da yetersiz hale geliyor. Aynı şekilde, okullarda yaşanan yoğunluk, öğrencilere sağlıklı bir eğitim ortamı sunma konusunda belediyenin ve yerel yönetimlerin eksik kaldığını gösteriyor.

Bu durum, Zeytinburnu’ndaki yerel yönetimin sosyal hizmetler noktasındaki eksikliklerini gözler önüne seriyor. Belediye, ekonomik açıdan sıkıntı çeken ve kalabalık ailelerin yoğunlukta olduğu bu bölgede yeterli destek sunabilmiş değil. Buralarda yaşayan insanlar, bazen bu sosyal adaletsizliğe tepki gösteriyor ve seslerini duyurmakta zorluk yaşıyorlar. İnsanların bir semtte yaşamaktan değil, yaşamak zorunda olmaktan şikâyet etmeye başladığı bir durumda, Zeytinburnu Belediyesi ne yapıyor? İşte asıl soru bu.

Tartışma Yaratacak Sorular

Şimdi, Zeytinburnu’nun belediyesi hakkında ne düşündüğümüzü bir kenara bırakıp, şunları soralım:

Zeytinburnu gibi hızla gelişen semtlerde kentsel dönüşüm politikaları ne kadar doğru?

Hızla betonlaşan bir semtte, yeşil alanlar gerçekten yeterli mi?

Belediye, sosyal hizmetleri gerçekten halka ulaşabilecek şekilde sunabiliyor mu?

Ulaşım projeleri, bölgenin gerçek ihtiyaçlarıyla ne kadar örtüşüyor?

Zeytinburnu’nun belediyesi, büyüyen bir İstanbul’un ilçesi olarak başarılı mı, yoksa kaybolan bir fırsat mı? Bu soruları tartışmak, Zeytinburnu’nun geleceği adına çok önemli.